DEVAM: 5- Hz. Ali'nİn
Fazileti
(:-2210-:) Ebu Harb b. Ebi'l•Esved ed-Dueli, babasından nakleder: Hz.
Ali Irak'a gitmek istiyordu. Ayağını üzengiye koymuş atına binecek iken,
Abdullah b. Selam ona: "Irak'a gitme! Eğer Irak ahalisinin yanına gidersen
kılıcın keskin tarafı ile bir darbe alacaksın" dedi. Hz. Ali: "Evet!
vallahi bunu bana Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem de söylemişti"
dedi.
Ebu'l-Esved der ki: Ben
kendi kendime: "Bugüne kadar böylesi bir şeyi insanlarla (açıkça) konuşan
bir savaşçı görmedim" diyordum.
- - -
İsnadı ceyyiddir.
Hadisi İbn Hibban, İhsan 8/258, 259 (6698), Ebu Ya'la 1/381 (491) ve Bezzar
3/203, 204 (2571)
(:-2211-:) Hubeyre b. Yerim der ki: Hasan b. Ali'nin kalkıp insanlara
şöyle hutbe verdiğini işittim:
"Ey insanlar!
Geçenlerde aranızdan biri (Hz. Ali) ayrıldı. Öncekiler (amelde) onu geçemediği
gibi sonrakiler de yetişemiyecektir. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem onu
savaşa gönderdiği zaman sancağı ona verirdi. O da, Allah ona fethi
gerçekleştirene kadar geri dönmezdi. Sağında
CebraII, solunda ise
Mikail bulunurdu. O geride ne gümüş, ne de altın bıraktı. Ancak onunla bir
hizmetçi almak istediği yediyüz dirhemi vardı.'
- - -
İsnadı ceyyiddir.
Hadisi İbn Hibban, İhsan 9/45, 46 (6897), İbn Ebi Şeybe 12/68, 69, 73, 74, 75
(12143, 12154, 12159), Taberani, M. el-kebir 3/79 (2719, 2720, 2721, 2722,
2723, 2725) ve Bezzar 3/205 (2573,2574,2575)